top of page

Kimyasal Ürün Üretiminde Tedarik Zinciri Sorumluluğu: Türk ve Alman Hukuku Açısından Zarar Sorumluluğunun Değerlendirilmesi

ree

Günümüz küresel ekonomisinde, şirketler arasındaki işbirliği ve uzmanlaşma giderek artmaktadır. Özellikle kimyasal ürünler gibi hassas ve potansiyel risk taşıyan alanlarda, bir firmanın başka bir firma için fason üretim yapması veya belirli bileşenleri temin etmesi sıkça karşılaşılan bir durumdur. Küçük fabrikanın, daha büyük ve nitelikli bir fabrika (ana üretici veya büyük fabrika) için kimyasal ürünler üretiyor olması, ancak kullanılan malzemelerin ve markaların büyük fabrika tarafından belirlenmesi, olası bir ürün zararında sorumluluğun kime ait olacağı sorusunu gündeme getirmektedir. Bu makalede, bu tür bir işbirliğinde ortaya çıkabilecek zararlardan doğan sorumlulukların Türk ve Alman hukuk sistemleri açısından nasıl değerlendirileceği, ilgili kanun maddeleri ve örneklerle detaylı bir şekilde incelenecektir.


1. Temel Hukuki İlişkinin Niteliği: Sözleşme Hukuku Çerçevesi


Küçük fabrika ile büyük fabrika arasındaki temel ilişki, bir sözleşme ilişkisidir. Bu sözleşmenin niteliği, sorumlulukların dağılımında belirleyici rol oynar.

  • İstisna (Eser) Sözleşmesi / Werkvertrag (Alman Hukuku): Eğer küçük fabrika, büyük fabrikanın verdiği detaylı spesifikasyonlara, tasarıma ve malzeme talimatlarına göre belirli bir kimyasal ürünü (veya bileşeni) üretiyorsa, bu bir "eser sözleşmesi" niteliğindedir. Yani, küçük fabrika belirli bir sonucu (o kimyasal ürünü) üretmeyi taahhüt ediyordur. Büyük fabrika, ürünün tasarımını, malzemelerini ve kalıplarını (reçetesini) küçük fabrika ile paylaşıyorsa, bu durum eser sözleşmesinin ağır bastığına işaret eder.

  • Satım Sözleşmesi / Kaufvertrag (Alman Hukuku): Eğer büyük fabrika Küçük fabrikadan sadece standart bir kimyasal ürün satın alıyor ve küçük fabrikanın üretim sürecine veya malzeme seçimine müdahale etmiyorsa, bu bir "satım sözleşmesi" niteliğindedir. Ancak, soruda belirtildiği üzere "malzemelerin ne olacağı, hangi markanın kullanılacağı büyük olan fabrika belirliyor" ifadesi, ilişkinin daha çok bir eser sözleşmesine benzediğini göstermektedir.

Sorumluluk analizi, genellikle bu sözleşme türü ayrımına göre şekillenir.


2. Türk Hukuku Açısından Değerlendirme


Türk hukukunda, bu tür bir üretim ilişkisinde sorumluluk, Borçlar Kanunu (TBK) ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) kapsamında ele alınır.


2.1. Taraflar Arasındaki (Sözleşmesel) İç İlişki: Ayıptan Sorumluluk


Küçük fabrika ile büyük fabrika arasındaki ilk sorumluluk alanı, üretilen malzemenin sözleşme şartlarına uygun olup olmadığıdır.

  • Borçlar Kanunu (TBK) Madde 470 vd. (Eser Sözleşmesi):

    • TBK m. 471 (Yüklenicinin Özen Borcu): "Yüklenici (küçük fabrika), üstlendiği eseri, sözleşme hükümlerine ve dürüstlük kurallarına uygun olarak özenle meydana getirmek, (...) yükümlülüğü altındadır." Bu maddeye göre, büyük fabrikanın verdiği malzeme ve marka talimatlarına uygun şekilde ve gerekli özeni göstererek üretim yapmak küçük fabrikanın görevidir. Eğer belirlenen malzemeyi hatalı kullanır, üretim sürecinde kusur işlerseniz, sorumluluk küçük fabrikaya ait olur.

    • TBK m. 478 (Ayıptan Sorumluluk): "Eserin ayıplı olması hâlinde yüklenici, eserin ayıplı olması durumunda sorumlu olur." Burada ayıp, sözleşmeye aykırılık anlamına gelir. Eğer büyük fabrikanın belirttiği malzemeleri doğru kullanmasına rağmen, o malzemeden kaynaklanan bir sorun varsa, sorumluluk karmaşıklaşır.

      • Örnek: Büyük fabrika A marka bir kimyasalın kullanılmasını talep etti ve küçük fabrika da bu talimata uygun üretim yaptı. Ancak A marka kimyasalın kendisi ham madde olarak kusurlu çıktı ve bu durum küçük fabrika tarafından olağan bir özenle anlaşılamadı. Bu durumda, ayıptan sorumluluk doğrudan küçük fabrikaya yüklenemeyebilir; büyük fabrika, kusurlu ham maddeyi belirlediği için onun da sorumluluğu gündeme gelebilir. Ancak eğer A marka kimyasalın kusurlu olduğunu bilmesi veya bilmesi gerekmesi halinde (örneğin, açıkça tehlikeli olduğu veya sektörde kötü bilindiği halde) bu duruma rağmen kullandı ise, küçük fabrikanın da özen borcunu ihlalden sorumluluğu doğabilir.

  • TBK m. 219 vd. (Satım Sözleşmesi): Eğer ilişkiniz salt bir satış ilişkisi olsaydı, küçük fabrikanın ürettiği kimyasalın satım anında ayıpsız olması gerekirdi. Ancak büyük fabrika üretim sürecine ve girdi seçimine müdahale ettiği için bu madde doğrudan uygulanamaz.


2.2. Üçüncü Kişilere Karşı (Haksız Fiil / Ürün Sorumluluğu) Dış İlişki


Üretilen nihai kimyasal ürün, tüketiciye veya başka bir firmaya ulaştığında bir zarara yol açarsa (patlama, zehirlenme, kirlilik vb.), zarar gören üçüncü kişiler karşısında kimin sorumlu olacağı önemlidir.

  • Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) Madde 61 (Ayıplı Malda Sorumluluk):

    • TKHK, genellikle tüketiciye mal satan perakendeciden başlayarak, ithalatçıya ve üreticiye kadar zincirleme bir sorumluluk öngörür.

    • Üretici Tanımı: "Malı üreten veya hizmeti sağlayan gerçek veya tüzel kişiyi, malın üretildiği biliniyorsa o mal üzerine markasını, işaretini veya ayırt edici başka bir işaretini koyarak kendini üretici olarak tanıtan gerçek veya tüzel kişiyi veya malı piyasaya süren gerçek veya tüzel kişiyi" ifade eder.

    • Küçük fabrikanın durumunda, büyük fabrika nihai ürün üzerine kendi markasını koyup piyasaya sürdüğü için birincil üretici o olacaktır. Ancak küçük fabrika da bileşen üreticisi veya fason üretici olarak kabul edilebilir.

    • TKHK'ya göre, ayıplı maldan kaynaklanan zararlarda üretici ve satıcı müteselsilen (zincirleme) sorumludur. Bu, zarar gören kişinin hem büyük fabrikaya hem de küçük fabrikaya dava açabileceği anlamına gelir.

    • Rücu Hakkı: Eğer zarar gören üçüncü kişiye tazminatı küçük fabrika ödemek zorunda kalırsa, kusurlu taraf büyük fabrika veya ham madde tedarikçisi ise, onlara rücu (geri dönme) hakkı doğar. Bu, sorumluluğun nihai olarak kusurlu tarafa yüklenmesi demektir.

  • Borçlar Kanunu (TBK) Madde 49 (Haksız Fiil):

    • Bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir eylemle başkasına zarar vermesi halinde sorumlu olmasını düzenler.

    • Eğer küçük fabrikanın üretim sürecindeki bir kusur veya küçük fabrikanın seçtiği (büyük fabrikanın dikte etmediği) bir malzeme nedeniyle zarar ortaya çıkarsa, haksız fiil sorumluluğu doğabilir.

    • Örnek: Büyük fabrika küçük fabrikadan belirli bir reçeteye göre kimyasal üretmesini istedi. Küçük fabrika da malzemeleri aynen kullandı. Ancak üretim sürecindeki hijyen veya karıştırma hatası gibi bir kusur nedeniyle ürün bozuldu ve zarar verdi. Bu durumda küçük fabrika haksız fiil hükümlerine göre doğrudan sorumlu olur.


3. Alman Hukuku Açısından Değerlendirme


Alman hukukunda ürün sorumluluğu, özel bir kanun olan Ürün Sorumluluğu Kanunu (Produkthaftungsgesetz - ProdHaftG) ve Borçlar Kanunu (BGB) kapsamında düzenlenmiştir.


3.1. Taraflar Arasındaki (Sözleşmesel) İç İlişki: Mängelhaftung (Ayıptan Sorumluluk)


  • BGB §§ 631 vd. (Werkvertrag - Eser Sözleşmesi):

    • Eser sözleşmesinde yüklenici (küçük fabrika), taahhüt ettiği eseri ayıpsız olarak teslim etmekle yükümlüdür. Ayıpsızlık, eserin sözleşmede kararlaştırılan niteliklere uygun olması demektir.

    • § 633 BGB (Mängelhaftung - Ayıptan Sorumluluk): Eserin ayıplı olması halinde yüklenici sorumlu olur.

    • Önemli Not: Eğer büyük fabrika küçük fabrikaya malzemeleri ve üretim süreçlerini detaylı olarak dikte ediyorsa, küçük fabrikanın sorumluluğu, bu talimatlara titizlikle uyması ve kendi üretim sürecinde hata yapmamasıyla sınırlı olabilir. Eğer talimatlarda açıkça bir hata veya tehlike olduğunu fark etmesine rağmen bildirmeden üretime devam ettiyse, o zaman küçük fabrikanın da sorumluluğu doğar.


3.2. Üçüncü Kişilere Karşı Dış İlişki: Produkthaftungsgesetz (ProdHaftG) ve Deliktsrecht (BGB)


Alman Hukuku, ürün sorumluluğu konusunda Türk hukukundan daha spesifik ve "kusursuz sorumluluk" ilkesine daha yakındır.

  • Produkthaftungsgesetz (ProdHaftG - Ürün Sorumluluğu Kanunu):

    • § 1 ProdHaftG (Kusursuz Sorumluluk İlkesi): "Bir ürünün ayıplı olması nedeniyle bir kimsenin ölümü, bedensel yaralanması veya malının zarar görmesi halinde, üretici zararı tazmin etmekle yükümlüdür." Bu kanun, üreticinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın (kusursuz sorumluluk) uygulanır.

    • § 4 ProdHaftG (Üretici Tanımı):

      • Nihai ürünün üreticisi.

      • Bir ürünün temel hammaddesini veya bir parçasını üreten (Teilhersteller - kısmi üretici) de üreticidir.

      • Kendi adını, ticari markasını veya ayırt edici işaretini ürüne koyarak kendini üretici olarak tanıtan kişi (Quasi-Hersteller - sözde üretici).

      • Ürünü AB dışından ithal eden ithalatçı.

      • Bu maddeye göre, küçük fabrika, büyük fabrikanın nihai ürünün tümünü ürettiği bir zincirde bir "Teilhersteller" (kısmi üretici) olarak kabul edilebilir.

    • § 1 (2) ProdHaftG (Sorumluluktan Kurtulma Hallerini): Bu madde küçük fabrika için hayatidir. Üretici (küçük fabrika), belirli şartlarda sorumluluktan kurtulabilir. Özellikle küçük fabrikanın durumuyla ilgili olanlar:

      • "Ürünü piyasaya sürmediğini kanıtlarsa."

      • "Ürünün kusurunun, ürünün piyasaya sürüldüğü sırada mevcut olmadığını kanıtlarsa."

      • "Ürünün kusurunun, üreticinin, kendisi için bir parça üretilen nihai ürünün üreticisi tarafından verilen zorunlu talimatlara uygun olarak üretilmesinden kaynaklandığını kanıtlarsa." (Bu madde küçük fabrikanın en önemli savunma hattıdır.)

        • Örnek: Büyük fabrika, belirli tehlikeli özelliklere sahip bir kimyasalı kullanmasını zorunlu kıldı. Küçük fabrika da bu talimatlara tamamen uyarak ürünü üretti. Nihai ürünün kusuru, doğrudan bu zorunlu kimyasalın tehlikeli yapısından kaynaklanıyor ve bu tehlike küçük fabrika tarafından olağan bir özenle tespit edilemez nitelikteydi. Bu durumda, Alman Ürün Sorumluluğu Kanunu'na göre sorumluluktan kurtulabilir. Ancak eğer bu tehlikeyi bilmesi veya bilmesi gerekmesi halinde (örn. bariz bir risk) buna rağmen üretimi yaptıysa, sorumluluk devam eder.

  • BGB §§ 823 vd. (Deliktsrecht - Haksız Fiil):

    • Genel haksız fiil sorumluluğunu düzenler ve kusura dayanır.

    • § 823 I BGB: Bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir şekilde başkasının yaşamına, bedenine, sağlığına, mülkiyetine veya diğer bir hakkına zarar vermesi halinde tazminat sorumluluğu doğar.

    • Ürün sorumluluğu, sadece ProdHaftG kapsamında değil, aynı zamanda BGB § 823 I uyarınca üreticinin özen yükümlülüğünün (Verkehrssicherungspflicht) ihlali yoluyla da temellendirilebilir. Burada ispat yükü zarar görenden, kusur ispatı üreticiden beklenir (Bewahrungslast - ispat yükünün hafifletilmesi).

    • Örnek: Küçük fabrika, büyük fabrikanın talimatlarına göre üretim yaparken, kendi tesisindeki bir temizlik hatası veya kalibrasyon eksikliği nedeniyle nihai ürüne yabancı bir madde karıştırdı ve bu da zarara yol açtı. Bu durumda küçük fabrikanın kusuru olduğu için BGB § 823 uyarınca sorumlu olur.


4. Karşılaştırmalı Değerlendirme ve Genel Çıkarımlar


  • Kusursuz Sorumluluk Yaklaşımı: Alman Ürün Sorumluluğu Kanunu (ProdHaftG), üreticiye yönelik kusursuz sorumluluk (strict liability) ilkesini çok net bir şekilde benimsemiştir. Yani, zarar görenin, üreticinin kusurlu olduğunu ispatlamasına gerek yoktur, sadece ürünün ayıplı olduğunu, zararın bu ayıptan kaynaklandığını ve zararını ispatlaması yeterlidir. Türk hukukunda TKHK da tüketiciye yönelik olarak benzer bir kusursuz sorumluluk prensibi getirir, ancak bu, üreticiye rücu edildikten sonra kusur araştırmasını gerektirebilir.

  • İkinci Derece Üreticinin (Fason Üretici/Bileşen Üreticisi) Sorumluluğu:

    • Her iki hukuk sisteminde de (Türk TKHK ve Alman ProdHaftG), nihai ürünün üreticisinin yanı sıra, ürünün bir parçasını veya ham maddesini üreten (kısmi üretici) de sorumlu tutulabilir.

    • Alman Hukuku'nun Avantajı: Alman ProdHaftG'nin § 1 (2) bendindeki, "kusurun, ana üreticinin zorunlu talimatlarına uygun üretimden kaynaklandığının kanıtlanması" hali, küçük fabrika için önemli bir savunma mekanizması sunar. Bu, eğer zarar, küçük fabrikanın talimatlara uymasından ve talimatlardaki bir kusurdan kaynaklanıyorsa küçük fabrikanın sorumluluğunu kaldırabilir veya azaltabilir.

    • Türk Hukuku'nda İspat ve Rücu: Türk hukukunda da benzer bir durum söz konusu olsa da, doğrudan bir yasa maddesi olarak belirtilmemiştir. Sorumluluk öncelikle nihai üreticiye veya fason üreticiye yüklenebilir, ancak sonrasında fason üreticinin ana üreticiye karşı rücu hakkını (ana üreticinin talimat kusuru nedeniyle) kullanması gerekebilir. Bu, ispat yükünü ve dava sürecini uzatabilir.

  • Özen Borcu (Diligence): Her iki hukuk sisteminde de, büyük fabrikanın talimatlarına uyulsa dahi, küçük fabrikanın kendi üretim sürecinde gerekli özeni gösterme yükümlülüğü devam eder. Eğer bir ham maddenin tehlikeli veya kusurlu olduğu açıksa veya olağan bir özenle anlaşılabilirse ve küçük fabrika bu durumu büyük fabrikaya bildirmeden üretime devam ederse, sorumluluktan tamamen kurtulması zorlaşır.


5. Olası Zararı Azaltma ve Önleyici Tedbirler


Küçük fabrikanın olası bir zarardan etkilenmesini en aza indirmek için alabileceği önlemler şunlardır:

  1. Sözleşmenin Detaylandırılması:

    • Büyük fabrika ile yapılan sözleşmede, malzeme seçimi ve tasarım sorumluluğunun açıkça büyük fabrikaya ait olduğu belirtilmelidir.

    • "Talimatlara uygun üretim" ile ilgili sorumluluk istisnaları net bir şekilde ifade edilmelidir.

    • Olası zararlarda rücu hakları ve tazminat limitleri belirlenmelidir.

    • Uygulanacak hukuk (Türk veya Alman hukuku) ve yetkili mahkeme/tahkim mercii netleştirilmelidir.

  2. Kalite Kontrol ve Test Süreçleri:

    • Büyük fabrikanın sağladığı veya belirlediği ham maddeleri (kimyasalları) teslim alırken mutlaka giriş kalite kontrolü yapın. Gözle görülür veya basit testlerle anlaşılabilecek bir kusur varsa derhal büyük fabrikaya bildirin.

    • Üretim sürecinin her aşamasında sıkı kalite kontrol ve testler uygulayın. Kendi sürecinden kaynaklanabilecek hataları minimize edin.

    • Nihai ürünü teslim etmeden önce standart testlerden geçirin ve test sonuçlarını belgeleyin.

  3. Risk Bildirimi:

    • Eğer büyük fabrikanın verdiği talimatlarda veya kullandırmasını istediği malzemelerde (kimyasallarda) potansiyel bir risk, kusur veya tehlike seziyorsanız, bunu derhal ve yazılı olarak büyük fabrikaya bildirin. Bu bildirim, gelecekteki sorumluluktan kurtulmak için hayati bir delil olacaktır.

  4. Üretim Kayıtlarının Tutulması:

    • Her bir partinin üretiminde kullanılan tüm ham maddelerin (marka, lot numarası, tedarikçi) ve üretim parametrelerinin (sıcaklık, basınç, süre vb.) detaylı kayıtlarını tutun. Bu kayıtlar, bir sorun çıktığında sorumluluğun kimde olduğunu ispatlamak için esastır.

  5. Sigorta:

    • Ürün Sorumluluk Sigortası yaptırın. Bu sigorta, üretilen ürünlerin neden olduğu zararlarda küçük fabrikayı korur ve tazminat ödeme yükünü hafifletir. Sigorta poliçesinin kapsamını ve limitlerini dikkatlice inceleyin.

  6. Hukuki Danışmanlık:

    • Uluslararası ticaret ve ürün sorumluluğu hukuku oldukça karmaşıktır. Bu tür bir işbirliğine başlamadan önce veya bir sorunla karşılaşıldığında mutlaka uluslararası ticaret hukuku ve ürün sorumluluğu konusunda uzman bir avukattan hukuki danışmanlık alın. Avukat, sözleşmenizin hazırlanmasında ve olası bir ihtilaf durumunda haklarınızı korumakta size yol gösterecektir.


Sonuç


Kimyasal ürün üretimi gibi hassas bir alanda, ana üreticinin talimatlarına bağlı olarak üretim yapmak, sorumluluk dengelerini karmaşıklaştırır. Hem Türk hem de Alman hukukunda, küçük fabrikanın sözleşmeye uygun, özenli ve hatasız üretim yapma yükümlülüğü bulunmaktadır. Ancak, büyük fabrikanın belirlediği malzeme veya tasarımdan kaynaklanan kusurlar için sorumluluk, özellikle Alman Hukuku'nda ProdHaftG m. 1(2)'deki istisnalar sayesinde küçük fabrikaya atfedilemeyebilir. Türk hukukunda da rücu mekanizmaları ve özen borcu çerçevesinde benzer bir sonuç elde etmek mümkündür. Bu nedenle, üretim sözleşmenizi çok detaylı bir şekilde düzenlemek, tüm süreçleri titizlikle belgelemek ve olası riskleri önceden belirleyerek büyük fabrikaya bildirmek, küçük fabrikanın hukuki riskini minimize etmek açısından kritik öneme sahiptir.


UYARI !!

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Muhammed Emre CEBECİ'ye aittir. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.


Av. Muhammed Emre CEBECİ
Av. Muhammed Emre CEBECİ


 
 
 

Comments


bottom of page